1 Ekim 2019 Salı

Bim bam bom çok şükür dostlar benim de artık bir blog sayfam var🥳




Hayat bu biraz sonra başımıza ne geleceğini bilmeden yaşıyoruz. Sürprizlerle dolu geçiyor.
Zaman bu hiçbir şey anlamadım dedirten,geçmiş gelecek derken anın tadını sindire sindire yaşayamayacağımız kadar hızlı geçiyor.
İnsan bu konuştuğu bütün büyük lafları önce bir güzel yiyor, yapmak isteyip de yapamadıklarını ha imkan doğrultusunda ha da cesaretsiz olduğundan başkalarının yaptığını görünce hadsizce eleştiriyor, yadırgadıklarını da mutlaka yaşıyor. Unutamam diyor belki unutamıyor ama alışıyor, “ben asla” diye başlayıp konuştuğu her şeyi “mutlaka” yapıyor. Bir bakıyor ki hayatı öyle ya da böyle geçiyor. 
Toplumca ne kadar acımasızca ve düşüncesizce tüketiyoruz toprağımızı, malımızı, kazancımızı, ilişkilerimizi, değerlerimizi..
Çok şey var yazmaya başladığım ama tamamlayamadığım. Yavaş yavaş hepsi tamamlanacak diye umuyorum.
Bugün uyandım, sabah yürüyüşümü yaptım ve kendime bir kahve ısmarlayayım dedim. 


Hep başkalarına ısmarlıyoruz sonuçta neden kendimize ısmarlamayalım ki? :) Derken kahvemi yudumlarken bi ilham geldi. Her geldiğinde tamamlanamıyor yazılar tabii😬 Hazır kafam boş, yalnızlığımın tadını çıkarıyorken başladım yazmaya. Gözlem yapmayı her zaman çok sevmişimdir. Herkesin bambaşka bir telaşı var. İstanbul’da da çok severdim yalnız bir yerde oturup telaş içinde koşuşturan insanları izlemeyi. Yepyeni tecrübeler edindiğimi düşünüyorum her geçen anımda. Tümünü yavaş yavaş yazmayı diliyorum.Bugün 1 Ekim madem bugüne gelsin bu yazım. Hazır yeni bir hayata alışma süreci yaşıyorum. Beni bilenleriniz biliyor ama hemen adapte olurum, kendimden eminsem de radikal bir şekilde kararlar alabiliyorum. Bakalım hep söylerim sağlık olsun da gerisi gerçekten bir şekilde geliyor. Fotoğraflarımın altlarına yazardım eskiden bu tür yazılarımı ama şimdi bim bam bom çok şükür dostlar benim de artık bir blog sayfam var diyorum ve bu yazıyı buraya bırakıyorum.🥳 Gönlünüzce olsun her şey🙏🏻 Sağlıklı sevgiyle kalın😘

2 yorum: